Karıncaların kanser teşhisi için kullanılabilecekleri kanıtlandı. Bilim insanları, karıncalar ile yaptıkları çalışmada tam başarıya ulaştı.

Yüzde 100 etkili tedavisi kansere karşı günümüzdeki en büyük önlem erken teşhisten geçiyor. Kanser, ne kadar erken teşhis edilirse tedavinin başarı şansı da o kadar yüksek olabiliyor. Yapılan bir araştırmada karıncaların, koklyarak kanseri teşhis ettikleri ortaya konuldu.

İndigo dergisinde yer alan habere göre,  erken teşhis de günümüzde bazı engellere sahip olsa da bilim dünyası, bunu çok daha kolay şekilde yapabilmek için yeni yollar arıyor. Yeni yayımlanan bir araştırma ise karıncaların kanser teşhisinde kullanılabileceğini kanıtladı.

Proceedings of the Royal Society B: Biological Sciences dergisinde yayımlanan araştırmada, karıncaların kansere neden olan tümörleri ‘koklayabildiğine’ işaret etti. Araştırmada şu bulgulara yer verildi:

Elbette karıncaların ‘koklaması’, burunları olmadığından antenleri sayesinde mümkün oluyordu. Karıncalar, antenlerindeki koku alma reseptörleri ile kanserli tömürlerin yaydığı kimyasalları koklayabiliyorlar.

Tabii koklamak için önce bu kimyasalların insan vücudundan dışarı salgılanması gerekiyor. Söz konusu kimyasallar, ter ve idrar gibi vücut sıvılarında bulunabiliyor.

Karıncalar da daha sonrasında bu sıvılardaki kimyasalları koklayarak tümörün bulunup bulunmadığının anlaşılmasını sağlayabiliyor.

Bilim insanları, siyah renkli Formica fusca türüne ait 70 karıncaya laboratuvar ortamında farelerin idrar örnekleri sundu. Üç testin kimisinde tümörlü farelerin idrarı, kimisindeyse hiçbir tömürlü idrar bulunmuyordu.

Karıncalar, daha öncesindeyse belirli bir kokuya göre tepki vermek için ödül aracılığıyla eğitilmişlerdi.

Karıncalar, dört farklı tübe sahip bir kap içinde bulunuyor, bu dört tüp ya boş, ya koşullu eğitildikleri kokuya sahip (tömürlü) ya da farklı bir kokuya sahip oluyordu.

Yapılan çalışmaların tamamında karıncalar, başarılı sonuçlar ortaya koydu. Bilim insanlarına göre bu keşif, kanserin erken teşhisinde ucuz yollu bir yöntem olarak hayatımıza girebilir.