CHP'nin bedelli askerlik çıkışı, tepetaklak düşerken paraşüt açmaya benziyor.

Son anda akıl edilen, hayat kurtarıcı bir jest. Hayat kurtarıcı zira konu fazlasıyla gerçek. Askerlik konusunda muzdarip olan milyonlarca insan uzun zamandır bu konuda oluşacak mutabakatı bekliyordu. Gel görelim ki muhalefetini hep eksik bulduğumuz CHP, yeni ve ufuk açıcı şeyler söylerken, iktidar partisi tavrını net olarak göstermeyerek statükoya yakın durmayı tercih ediyor.

Siyasetin keyif veren yanı da bu ayna hali; zihniyetin nasıl dönüştüğünü, iktidar olgusunun her şeyi nasıl belirlediğini çok çıplak biçimde yansıtıyor. Gerçeği bu kadar net yansıtan bir aynada kendimize bakmaya cesaret etmek kolay değil elbet ama zorunlu.

İktidar partisi şu ana kadarki açıklamalarında CHP'nin askerlik konusundaki çıkışını samimi bulmadığını söylüyor. Belki de başörtüsü konusunda MHP'nin eliyle düştüğü tuzağı hatırlıyor. Askerlik gibi statükoyu doğrudan ilgilendiren bir konuda seçim öncesi risk almayı istemiyor.

Tamam da bütün bunlardan bize ne! Devletin sivilleşmesini isteyen, devletin küçülmesi gerektiğini düşünen, askerî vesayeti sorun yapan demokrat insanlar açısından durum gayet net.

AKP kurmayları açıklamanın zamanlamasına dikkat çekiyor. Statükonun ilanihaye sürmesinin şık bir kılıfı olan 'birlik ve beraberliğe en fazla ihtiyaç duyduğumuz bu zamanda!' düşüncesinden farkı olmayan bahaneler ileri sürüyorlar. Herhalde şunu artık en sıradan insan bile görüyor; demokratikleşme konusunda yapılması gerekenlerin yine demokrasinin aracı olan seçimler bahane edilerek ertelenmesi artık işe yaramıyor. Seçim takvimi ise neredeyse kendi yavrusunu yiyen bir canavara dönüştü; referandum var sus! yerel seçimler yaklaşıyor sesini çıkarma, genel seçim zamanı doğru olmaz, cumhurbaşkanlığı seçimi var, ortamı germeyelim... Bu takvimlere dair hassasiyetin bir katresi somut, hayati talepler konusunda da gösterilebilse keşke.

İler tutar tarafı olmayan bu statükocu yaklaşımın CHP'nin tavrında samimiyet araması da yetersiz bir çaba. Bir siyasi partinin hedefi her seçim öncesinde mümkün olan en yüksek oyu almaktır. Buna araç kıldığı konuların ne olduğunu ise toplumun hassasiyetleri belirler. Bana göre CHP askerlik çıkışıyla uzun yıllardır süren apolitik tavrından ilk defa uzaklaşıp politika üretiyor.

Çünkü konu çok geniş bir kesimi ilgilendiriyor. Ekonomiden demokrasimizin kalitesine her şeyi belirliyor. Bu konuda uzun zamandır süren ciddi bir tartışma var toplumda. Vicdani retten, askerî mantığın dönüştürülmesine kadar etkisi geniş olan bir tartışma bu.

Çünkü şuna herkes inanıyor, dünyanın en büyük, en hantal ordularından olan Türk ordusunun yapısının değişmesi, sadece entelektüellerin değil, halkın ve askerlerin de sorunu.

Bugüne kadar bedelli askerlik konusu her gündeme geldiğinde, parası olanlara bir ayrıcalık gibi sunuluyordu. Büyük bir riya içeren bu tez atılacak adımların da önünü kesiyordu. Zorunlu askerlik dayatması sonucu değişmiyordu çünkü. Güneydoğudaki çatışmalara gönderilenler yine yoksullardı. Anadolu'nun hemen her köşesinden feryat figan şehidine ağlayan annelerin başörtüleri, yoksul halleri gösteriyordu cepheye kimlerin sürüldüğünü. Varlıklı, nüfuz sahibi olanların her nedense efsunlu olduğu, asker ocağından gelen kara haberlerden anlaşılıyordu.

Güzel bir tabir vardır 'sefalette eşitlik olmaz' diye. Tıpkı eşitlik iddiasında olanların, sadece sefalette eşitlik önermesi gibi, zorunlu askerliğin kaldırılmasını konjonktürü bahane ederek erteleyenler de sözüm ona ölümde eşitliği savunuyorlar. Halbuki başvurdukları argümanların çoktan yıkıldığını, kralın artık çıplak olduğunu kendileri görmüyor. Sadece yoksulların öldürüldüğü o eşitlik iddiasına artık halk bile inanmıyor. Yoksulların, sessizlerin, muhafazakârların yani bu toplumun çoğunluğunu oluşturan kesimin iktidarını temsil ettiğini iddia eden AKP'nin askerlik konusunda statükoya düşmesi yapmak istediği her şeye gölge düşürecek güçte.

Çünkü bütün ertelemelerin sebebi olan seçim yaklaşıyor. Yani milletin huzuruna çıkmak için gün sayılıyor. O halde şöyle soralım soruyu; 'devlet dersinde sınıfta kalan çocuk' olmayı tercih etmeyen bir parti, milletin yapacağı sınavda nasıl ayakta kalacak? Statükoyu ve askeri kollayarak mı?