DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin genel merkezinde düzenlenen il başkanları toplantısında konuştu. İktidarın ekonomi politikalarını eleştiren Babacan, gündeme dair de açıklamalarda bulundu. 

Babacan, Merkez Bankası’nın borca battığını söyleyerek, “Net döviz pozisyonu, eksi 60 milyar doların altına düşmüş durumda Merkez Bankası’nın. Merkez Bankası’nın hazırda neyi varsa, arka kapıdan cayır cayır sattılar. Daha sonra tuttular, dışarıdan swap anlaşmalarıyla aldıkları 60 milyar dolarlık borcu da arka kapıdan sata sata tükettiler. Şimdi satacak döviz bırakmayınca ve para basa basa dövizi üç haneye yükseltince sıkıştılar. Ekonomide deniz tükendi” ifadelerini kullandı.

DEVA lideri, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a “Türkiye’de tweet attı diye hakkında soruşturma başlatılan bir kişi yok. Tweetin içinde yazandan dolayı soruşturma açılıyor” açıklamasından yüklendi.

‘İÇİ BOŞ BAKLAVAYI, TOSTU, BENZİN DEPOSUNU GÖSTERDİLER, YETMEDİ İÇİ BOŞ TWEET İSTİYOR BUNLAR’

Diken’de yer alan habere göre; Babacan, ekonomik krizle ortaya çıkan içi boş tost ve baklavayla artan akaryakıt fiyatlarını hatırlatarak şunları dedi: “Ülkede kimseye tweet attı diye soruşturma açılmıyormuş. Mesele, tweet’in içinde yazanlarmış. İçi boş tweet önerecek hale geldi bunlar ya. Bir kere daha bu deha karşısında şapka çıkarılır. İçi boş baklavayı gösterdiler, yetmedi. İçi boş tostu gösterdiler, yetmedi. İçi boş benzin deposunu gösterdiler, yetmedi. Şimdi de içi boş tweet istiyor bunlar. Düşünceyi ve ifadeyi özgürleştireceğiz. Bu bizim ilk 90 gün değil, ilk 90 dakikada yapacağımız mesele. Bunlar çok hızlı değişecek şeyler. Biz iktidara geldiğimizde, kimsenin tweet atarken eli titremeyecek.”

‘HER GÜN KENDİNE YENİ BİR DÜŞMAN BELİRLEMEK SİYASET DEĞİL’

Babacan, Türkiye’den çok sayıda doktorun göç ettiğini belirterek, iktidarın sağlık çalışanlarıyla kavga ettiğini söyledi: “Giderlerse gitsinler diyor. Çünkü taktiği belli. Ne yapıyor? Sayı olarak nispeten az bir kesimi hedef alıyor. Daha geniş bir kesime o kesimi düşman gösteriyor. Bu siyaset değil. Her gün kendine yeni bir düşman belirlemek siyaset değil.”