Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından “Çocuklara Yönelik Kitap ve Oyuncak Seçiminde Ailelere Öneriler” başlıklı rehber hazırlandı. 

Çocuklara alınacak oyuncaklarda dikkat edilmesi gereken noktaları vurgulayan Bakanlık satın alınan oyuncakların “milli ve manevi değerlere”, “evrensel ahlak kurallarına” aykırı olmamasını önerdi. Uzmanına göre ise bu tutum bir ihlal içeriyor ve Bakanlık çocuklara devletin devamlılığını sağlayacak “nesneler” olarak bakıyor.

‘EVRENSEL AHLAK KURALLARINA AYKIRILIK OLMASIN’

Serkan Alan'ın Gazete Duvar'da yer alan habere göre, Aile Bakanlığı tarafından yayınlanan rehberde çocukların kitap okuma alışkanlığı kazanmalarına dair öneriler de yer aldı. Ebeveynler tarafından çocuklar için alınacak oyuncakların korku, şiddet, kötü davranış gibi çocuğun psikososyal gelişimini olumsuz yönde etkileyici unsurlar içermemesi gerektiğini vurgulayan Bakanlık, silah, bıçak gibi şiddet içerikli ya da şiddete teşvik edici nitelikteki oyuncakların da satın alınmaması gerektiğini belirtti. 

Çocuklara yönelik alınacak oyuncaklara dair kriterler belirleyen Bakanlık rehberin devamında ise “milli ve manevi değerler” vurgusu yaptı ve, “Satın alınan oyuncakta milli ve manevi değerlere, evrensel ahlak kurallarına aykırı unsurlar bulunmadığına dikkat edilmelidir” dedi. 

‘BAKANLIK ÇOCUKLARA DEVLETİN DEVAMLILIĞINI SAĞLAYACAK ‘NESNELER’ OLARAK YAKLAŞIYOR’

Çocuk gelişimi uzmanı Ezgi Koman’a göre Bakanlığın ebeveynler için bir rehber hazırlamış olması kıymetli fakat bu rehberin hak temelli olması, Türkiye’de yaşayan her bir çocuğu gözeten, onların diğer hak ve özgürlüklerini geliştirici olması gerekli.

Oyun hakkının çocuğun gelişimi açısından oldukça önemli olduğunu ve gelişim hakkı içerisinde yer aldığını hatırlatan Koman, Bakanlığım hazırladığı rehberde yer alan “seçilecek oyuncakların milli ve manevi değerlere uygun olması” koşulunun çok anlaşılır olmadığını belirterek şunları söyledi: 

“Milli değerlere uygun oyuncak ne demek? Ya da ahlak kurallarına uygun oyuncak ne demek? Bu cümle Bakanlığın çocuğa nasıl yaklaştığını gösteriyor. Bakanlık çocukları, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nde dile getirildiği gibi hak ve özgürlük sahibi bağımsız özneler olarak görmüyor, çocuklara devletin milletin devamlılığını sağlayacak “nesneler” olarak yaklaşıyor. Yani çocukları bir kere daha araçsallaştırıyor.”

‘BU YAKLAŞIM AYRIMCILIĞA YOL AÇAR’

Bakanlığın tutumunu “hak ihlali” olarak niteleyen Koman’a göre oyuncaklar elbette birtakım değerler ve ilkeler gözetilerek hazırlanmalı. Bu değerler ve ilkelerin “evrensel insan hakları değerlerinden” başkası olamayacağını belirten Koman, “Elbette çocuklar içinde bulundukları kültüre ait oyunlarla, oyuncaklarla karşılaşmalı, kendi kültürünü geliştirmeli. Hatta bir çocuk kültürü oluşturmalı. Ancak bu da farklılıkları gözetmeyen hatta yok eden bir yaklaşımla gerçekleşmez. Bu yaklaşım ayrımcılığa yol açar” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

“Zaten BM çocuk Hakları Sözleşmesi’nin yanı sıra Birleşmiş Milletler Din veya İnanç Özgürlüğü Özel Raportörü, çocukların ‘ailelerinden ve mensubu oldukları topluluklardan bağımsız olarak da hak sahipleri’ olduğunu vurgular. Yani ne ailelerin ne devletin ne de kültürel ve dini toplulukların çocuklar üzerinde hakları bulunmamaktadır.”