Tottenham, Beşiktaş'ın kalesine bir kez gelebildi gol oldu ancak Beşiktaş gol atmak için 90 dakika bekledi. Beşiktaş'ın başına ne geliyorsa tek gol yüzünden geliyor. Tottenham maçından Balıkesirspor maçına çıkmak. Balıkesir'de Beşiktaş kötü oynasa da kazanmasını bildi. Oğuzhan'ın Sosa'yla bir yan yana oynaması için daha fazla koşması lazım. Beşiktaş'ın sakatlık çilesi ne zaman bitecek? Ferhat Uludere'yle bu hafta Tottenham ve Balıkesirspor maçının dedikodusunu yaptık.

GOL ATMAK İÇİN TOPA SAHİP OLMANIZ YETMİYOR...

Arat Saadetyan: Balıkesirspor maçından önce Tottenham maçı ile başlayalım. Beşiktaş önce bir başka Kuzey Londra takımı Arsenal'le karşılaşmış ancak "tek gol" ile Şampiyonlar Ligi'nden elenmiş ve UEFA Kupası'ndan Avrupa'ya devam etmek zorunda kalmıştı. Tottenham, Arsenal'e göre nispeten daha zayıf ve istikrarsız sayabileceğimiz bir ekip. Arsenal maçını izledikten sonra da ligdeki kötü oyuna rağmen Beşiktaş'ın bu maçta favori görüyorduk. Arsenal'e kök söktüren bu takım Tottenham'a kolay kolay pabuç bırakmazdı. Nitekim maç bizi çok yanıltmadı. İlk 30 dakika Tottenham, Beşiktaş'ın kalesine bir kez gelebildi o da gol oldu. Beşiktaş ise 30 dakika boyunca etkindi ancak gol atma becerisini yine gösteremiyordu. Gol atmak için maalesef topa sahip olmanız yetmiyor 18 içinde etkin olmanız da gerekiyor

Ferhat Uludere: Beşiktaş'ın başına ne geldiyse o tek gol yüzünden geldi zaten. Sarhoşun “o son birayı içmeyecektik” bahanesi gibi bizim bu “tek gol” meselemiz. O golü yemeyecektik. Sadece Tottenham ve Arsenal maçları için söylemiyorum bunu. Bu yıl Çaykur Rizespor ve Eskişehirspor maçları için de geçerli bu... Ve önümüzdeki tüm maçlarda da geçerli olacaktır. Beşiktaş gol atmak zorunda. Arsenal'e gol atabilseydi şimdi başka bir Beşiktaş'tan bahsediyorduk. Futbol ne yazık ki bir skor oyunu... Tottenham karşında tek kale oynayan bir Beşiktaş var ama maç berabere bitti... Olcay'ın oyundan çıkınca Beşiktaş'ın gol umutları daha da azalmıştı ki penaltı takımın imdadına yetişti.

Arat Saadetyan: Bilic maça bu sefer Sosa'yla başladı Oğuzhan'sa yedekti. İkisiyle başlamayı da seçebilirdi ancak bu sefer de savunmada açık verebileceğini düşünerek haklı olarak Veli'yi sahada tuttu. Ancak bu önlem gol yemenizin önüne geçmedi, peşi sıra 18 içinde daha nitelikli atak yapma şansınızı ortadan kaldırdı. Bu bir eleştiri değil! Bilic'in kaygısını haklı buluyorum ancak takım son yedi haftadır bir golün üzerine çıkamıyor. Bilic belli bir savunma disiplini oluşturdu, bu takım kolay gol yemiyor ama çabası oranında attığı gol sayısı çok düşük. Özellikle Tottenham ve Arsenal maçı için söylüyorum bunu.

SOSA VELİ KADAR EFOR SARFEDEMEZ

Ferhat Uludere: İngiltere'nin herhangi bir takımıyla deplasmanda maç yapan hiçbir teknik direktör tek çapa ile oynamayı göze alamazdı. Bilic'in Veli ve Atiba ile başlaması doğruydu. Sosa'nın defansa yardım edeceğini tahmin edebiliyoruz ama orada Veli kadar efor harmayacağı kesin. Bu yüzden Bilic'i kimse suçlayamaz. Zaten Beşiktaş golü pozisyon vererek değil rakibin vuruş becerisini hesaba katmayarak yedi. Beşiktaş Demba Ba ile oynamaya alışamadı daha, bence takım hala Almedia ile oynuyor. Demba Ba istediği topları alamıyor ve aldıklarını da istediği biçimde kullanamıyor. Demba Ba topla ilişkisi iyi bir futbolcu olmasına rağmen ilk dokunuşlar konusunda ciddi sıkıntı çekiyor. Demba Ba'nin arkasında sadece Olcay ceza sahasına koşuyor yapıyor. Gökhan hem içeriye kat etmiyor hem de gol vuruşları konusunda yeterli becerisi yok...

Arat Saadetyan: İkinci yarı Bilic ilk hamlesini yaptı ve Oğuzhan'ı aldı. Tottenham'ın skoru korumak istemesiyle arkaya yaslanması ve Oğuzhan'ın girişi hücumdaki etkinliği artırdı. 30.dakikadan sonra temposu düşen takım vitesi yeniden artırdı ve Tottenham kalesinde etkin olmaya başladı takım yine pozisyon buldu ancak topu kaleye sokamadı. "Arsenal maçının tekrarını mı izliyoruz" derken son dakika da Chiriches’in hatası ve bir penaltı. Bu arada Mustafa'nın da futbol oynama iştahını eklemek isterim. Bir de maçtan çok keyif aldım ancak o penaltı gol olmasaydı ne hisederdim orası çok muğlak. Beşiktaşlı olmak böyle bir şey galiba değil mi? Maçtan önce de bunu konuşmuştuk sanırım. 90 dakika galibiyeti hak edecek bir oyun oynarsın ancak rakip bir kez kalene gelir 1-0 öne geçer sense 90. dakikada baskının getirdiği hatayla bir penaltı kazanırsın maç 1-1 olur ama galip gelmişçesine sevinirsin.

TEK TESELİMİZ BİLİC VE TAKIMIN OYNADIĞI OYUN

Ferhat Uludere: Beşiktaş da böyle bir takım işte... Oynadığı tüm maçları farklı kazanacak kadar pozisyona girip beraberliğe seviniyoruz. Tek teselliğiz Bilic ve takımının oynadığı oyun. Ben Tottenham'un golden sonra arkaya yaslandığını kabul etmiyorum. Beşiktaş'ın oyun iştahı rakibin çıkmasına izin vermedi ki... Tottenham kendi sahasında deplasmanda gibi oynadı. İngiltere'de bunu yapabilen bir takım övgüyü hak ediyor bence. Hele Arsenal – Galatasaray maçını izledikten sonra Bilic'in hakkını vermek lazım...

Arat Saadetyan: Bu arada Demba Ba'ya şunu söylemek istiyorum o nasıl penaltıydı yahu, kalbimiz var tansiyonumuz var napıyorsun arkadaş... Son olarak bir şey daha ekleyeyim, tribünlerden yükselen Beşiktaş taraftarının sesi çok güzeldi, çok özlemişiz hakikaten. Nihayet maç izliyorum dedim.

Ferhat Uludere: Ben top çizgiyi geçene kadar sevinemedim. O kadar çok kaçırdılar ki, penaltıyı bile atacak özgüveni kalmamıştı takımın... Ama Demba Ba büyük bir soğukkanlılık içinde golü attı... Tebrik etmek gerekir yine de...

BALIKESİRSPOR MAÇI, TEK GOL VE LİDERLİK

Arat Saadetyan: Balıkesirspor maçına geleyim. Ülke satıhları içerisine girdiğimizi hemen anladık bu maçla gerçi takım gerçekten çok yorulmuştu. Ancak Tottenham'la efsane olacak bir maçtan sonra bu kadar dağınıklık beklemiyordum açıkçası.

Ferhat Uludere: Tottenham maçını izledikten sonra Beşiktaş Balıkesirspor'a gol yağdırır hissine kapılıyor insan ister istemez. Ama Galatasaray'ın yenildiği bir deplasmana Galatasaray'dan yorgun ve gol atma sorunu yaşayarak gidiyoruz. Bilic'in Olcay'ı neden kenarda tutuğunu anlamış değilim aslında. Olcay kadar ceza sahasına giren başka bir kanat oyuncusu yok Beşiktaş'ın... Sanırım Oğuzhan ve Sosa'nın Balıkesirspor'un kilidini açmaya yeteceğini düşündü ama olmadı...

Arat Saadetyan: Bilic Oğuzhan'ı ve Sosa'yı sahaya aynı anda sürdü. Böylelikle ikisi birarada oynamaz mı? sorusunu bize sordurtmadı. Bunu maçın düzeyine göre yineleyecek sanırım. Ancak bu sefer başka bir sorun ortaya çıktı, Demba Ba etkisizdi ve Siyah-Beyazlılar sürekli onu arayarak geçirdi oyunu.

OĞUZHAN VE SOSA ATİBA'YA YARDIM ETİKLERİ ORANDA BİR ARADA OYNAR

Ferhat Uludere: Allah aşkına Sergen-Tümer meselesine döndürmeyelim bu işi. İkisi bal gibi oynar. Sadece Atiba'ya ne kadar yardım edecekleri önemli. Oğuzhan genç bir oyuncu ve hücumda olduğu kadar defansif olarak da kendini geliştirmesi lazım. Bunu sadece Beşiktaş'a yararlı olmak için değil büyük takımların formasını giymek için de yapmalı. Dünya artık çift yönlü oyuncularla oynuyor.

Arat Saadetyan: Top yine maç boyunca Beşiktaş'taydı. Oyun son bölümleri hariç. Bu bölümlerde Mustafa ve Oğuzhan faktörü çıktı, bazen iki oyuncu size maçı kazandırabiliyor Beşiktaş için de Tottenham maçından sonra mutlaka kazanmak zorunda olduğu bir maçtı. Mustafa; Beşiktaş'a geldiğinden bu yana en çok istediği topu aldı bence Oğuzhan'dan zira bunları Gençlerbirliği forması altında çok yapıyordu. Ona tam da bunları yapabildiği için "Mustafa Pektemek gol demek" demişlerdi Gençlerbirliği taraftarları.

Ferhat Uludere: Mustafa Beşiktaş'a geldiği ilk dönemde çok sevinmiştim. Takımda kendine yer bulmasının zor olacağı belliydi ama onun gibi bir oyuncunun kulübede olması da önemli diyordum ama Mustafa'yı tam anlamıyla izlemediğimi fark ettim. Mustafa elbette önemli bir oyuncu. Ne zaman ne yapacağı belli olmuyor... Bence en büyük sorunu da bu. O da ne zaman ne yapacağını bilmiyor. Sakar bir oyuncu olduğu kadar pozisyon bilgisi konusunda da sıkıntıları var. Futbol kariyerinin yarısını sakat geçirdi ve bu anlamda hala sıkıntılar yaşıyor. Ama Beşiktaş için gösterdiği çaba inanılmaz. Keşke her futbolcu Mustafa kadar çabalasa...

YAKINDA BEŞİKTAŞ'A KİMSE GELMEYECEK, SAKATLANIYOR ÇÜNKÜ

Arat Saadetyan: Beşiktaş çabuk unutulacak bir maçı kazanarak haftayı karlı kapattı, ancak çok da önemli bir sakat verdi. Sosa dört ila beş hafta yok dolayısıyla yaptığınız tek transfer bir işe yaramayacak. Tam da bunun içi en az üç oyuncu gerekli Beşiktaş'a diyorduk. Şimdi eldeki oyuncuların sakatlanmaması için dua etmeniz gerekiyor. Bu transfersizlik daha şimdiden size bir Şampiyonlar Ligi'ne mal oldu.

Ferhat Uludere: Sosa'nın daha takıma ısınamadan ikinci kez sakatlandı. Demba Ba'dan da sakatlık haberi geldi. Mustafa da hala sakat. Yakında Beşiktaş'a kimse gelmeyecek, gelen sakatlanıyor çünkü...

Arat Saadetyan: Son olarak Çarşı'yla kapatmak istiyorum... Çarşı’nın resmi Twitter hesabından paylaşılan mesajda; “Adaletsizliği önleyecek gücümüz olmayabilir, ama adaletsizliğe itiraz etmeyi beceremeyeceğimiz bir zaman asla olmamalıdır, “bir savaşta sadece insanlar ölmez, insanlık da ölür” sessizlik saf tutmaktır; bizim safımız insanlıktır” diyerek anlamlı bir mesaj yayınladı. Bu mesajın vesilesiyle ben de "Kobani"de direnen insanları anmak istedim.