CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, “Bir ülkenin orta direği ne kadar güçlüyse toplumu da siyaseti de ekonomisi de o kadar güçlüdür. Ama bu ucube rejim elinde ülkemizin orta direği geçtik hayat kavgasını, hayatta kalma kavgası veriyor. Memleket, memleket olmaktan çıktı Survivor setine döndü" diye konuştu.

Faik Öztrak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim tarihinin biraz öne çekilebileceği yönündeki açıklaması ve Erdoğan’ın adaylığına ilişkin, “Her şeyden önce şunun altını çizeyim; bundan sonra Erdoğan’a her mevsim kış, bize ise her mevsim bahar, milletimize ise her mevsim yaz olacak. Erken seçim için altı parti tutumunu açıkladı. 6 Nisan’a kadar olacak bir seçim, tabii ki erken seçimdir; destek oluruz. Bu tarihten sonra yapılacak bir seçim ise siyaset mühendisliğidir. Erdoğan’ın adaylığı konusu ise her iş Anayasa’da yazılı. Hukukçular tartışır, ona göre kararını verir. Cumhur İttifakı’nın adayının kim olacağının bizim için hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Hep söylüyoruz; Türkiye’nin 13. Cumhurbaşkanı, Millet İttifakı’nın adayı olacaktır” dedi.

Öztrak, CHP Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

'ERDOĞAN YEDİ BİTİRDİ'

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin Türkiye'nin bereketini kaçırdığını söyleyen Öztrak, "Tek adamlık hevesi 9 yılda milletimizin gelirini 150 milyar dolar eritti. Her birimizin geliri 3 bin 97 dolar geriledi, 10 bin doların altına düştü. Erdoğan hükümetleri, daha önce hiçbir hükümete nasip olmayan olağanüstü kaynakları yedi, bitirdi. Kendilerinden önceki 79 yılda göreve gelen 57 hükümetin kullandığı kaynağını 4 katını 20 yılda harcadı" ifadesini kullandı. 

Öztrak, şöyle devam etti: "Erdoğan hükümetleri, daha önce hiçbir hükümete nasip olmayan olağanüstü kaynakları yedi, bitirdi. Kendilerinden önceki 79 yılda, göreve gelen 57 hükümetin kullandığı kaynağın 4 katını 20 yılda harcadılar. Milletin önüne 'Menzili 2023 olan hedefler' koydular. 2023’e geldiğimizde, Türkiye, dünyada en büyük 10 ekonomi arasına girecekti. Bıraktık ilk 10 arasına girmeyi, Erdoğan 1990’da ilk 20 ekonomi arasına giren, 1999’da G20 üyesi olan Türkiye’yi, en büyük 20 ekonomi liginden düşme sınırına getirdi. 2023’te milli gelirimizi 2 trilyon dolara, fert başına gelirimizi 25 bin dolara, ihracatımızı 500 milyar dolara çıkarma, işsizliği yüzde 5’e düşürme sözü verdi.

Erdoğan verdiği her sözün altında ezildi. Millete taahhüdünün yarısını bile tutturamadı. Verdiği sözleri tutmayan siyasetçi, milletinden özür diler, koltuğu bırakır. Siyasetçi sadece yaptıklarının değil, yapmadıklarının da tutmadığı sözlerin de hesabını verir. Erdoğan’ın oturduğu koltuk, bahane üretme yeri değil, çözüm üretme yeridir. Millete verdiği sözleri tutmayan, sorumluluktan, vebadan kaçar gibi kaçan Erdoğan’ın milletimiz nezdinde tasdiknamesi hazırdır. Sözlerinin de hiçbir kıymeti harbiyesi kalmamıştır. Milletimiz, Erdoğan’ın tasdiknamesini eline tutuşturmak, evine göndermek için sandığı dört gözle beklemektedir."

'ORTA DİREK HAYATTA KALMA KAVGASI VERİYOR'

İktidarın Türkiye'nin orta direğini de çökerttiğini söyleyen Öztrak, "Bu ucube rejimi inşa etme sevdası, ülkemizde sadece adaleti, devlet kurumlarını, gelecek hedeflerini çökertmekle kalmadı, ülkemizin orta direğini de çökertti. Orta direk dediğimiz, devlet dairesinde memurdur, fabrikada işçidir, dükkanda esnaftır, kahvede emeklidir. Bir ülkenin orta direği ne kadar güçlüyse toplumu da siyaseti de ekonomisi de o kadar güçlüdür. Bir ülkenin orta direği ne kadar huzurluysa haneler de o kadar huzurludur. Ama bu ucube rejim elinde ülkemizin orta direği, geçtik hayat kavgasını, hayatta kalma kavgası veriyor. Memleket, memleket olmaktan çıktı, Survivor setine döndü. Bu ucube rejim elinde öğretmen, ay sonunu getiremiyor. Doktorlar, hemşireler, hastanelerde şiddet görüyor. Mühendisler kan ağlıyor. Emekliye dışarıda bir çay içmek haram oldu. Özellikle 2018’den sonra orta direğin hali Türkü sözüne döndü; ‘El veriyor, el veriyor. Orta direk bel veriyor. Döndüm baktım sağ yanıma. Orta direk can veriyor" diye konuştu.

'YÖRÜK SIRTINDAN KURBAN KESMEYE ALIŞMIŞ'

Öztrak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"2023'e girerken trafik cezalarına yüzde 123, pasaport harçlarına yüzde 123, doğal gaz hizmet bedeline yüzde 84, özel okul ücretlerine yüzde 65 zam yaptı. Ama sıra memura, emekliye, dul ve yetime gelince, Erdoğan’ın gönlünden kopan topu topu yüzde 30 zam oldu. Oraya da bizim zorumuzla taksit taksit geldi. Özel sektör, asgari ücretli çalışanına yüzde 55 zam yapıyor, Erdoğan da bunu kendi veriyormuş gibi alayiş valayişle açıklıyor. Peki iş memura, emekliye gelince aynı Erdoğan, neden yüzde 55 zam yapmıyor? Çünkü Erdoğan, 'Yörük sırtından kurban kesmeye alışmış.'

Başka bir şey bilmiyor. Memura, emekliye, dul ve yetime verilen bu yüzde 30 zam yeter mi? Tabii ki yetmez. 2002’de bu ülkede net asgari ücret 184 lirayken, en düşük memur emekli aylığı 377 lira, en düşük işçi emekli aylığı 257 lira, en düşük esnaf emekli aylığı ise 150 liraydı. 2002’deki emekli aylığı, asgari ücret oranını tutturmak için bugün en düşük esnaf emekli aylığının 6 bin 923 lira, en düşük işçi emekli aylığının 11 bin 861 lira, en düşük memur emekli aylığının 17 bin 377 lira olması gerekiyor. Bunu yapan Erdoğan, şimdi çıkmış 'En düşük emekli aylığını 5 bin 500 lira yaptım' diyerek, emekliye caka satıyor. Erdoğan’ın yaptığı, EYT’liler de dahil 15 milyon emeklinin hakkını gasbetmektir. İşte en son orta direk için seçim öncesi bir konut kampanyası başlattılar. Kampanyanın detaylarına bakınca, kredi var, konut var ama orta direk yok. Kampanya kapsamında bankadan 4 milyonluk kredi çekilse aylık kredi taksiti 38 bin 875 lirayı buluyor. Bakan bir de bunun üstüne, 'Taksitler hane halkı gelirinin yüzde 40’ını geçemeyecek.' diyor. Bakanın tarifine göre, 38 bin 875 lira ödeyecek bir ailenin aylık geliri 97 bin 188 lira olmalı."

'ADAY TESPİTİ İÇİN GENEL BAŞKANLAR İSTİŞAREYE BAŞLAYACAK' 

Altılı Masa'nın dün önemli bir toplantı gerçekleştirdiğini hatırlatan Öztrak, "Altı partinin nihai siyasi amacı bellidir; mevcut ucube hükümet sisteminin devlet ve kamu hayatında yol açtığı tahribatı gidermek, Cumhuriyetimizi gerçek ve kamil bir demokratik düzenle taçlandırmak" dedi.

Altı partinin genel başkanının bu amaç doğrultusunda yapılan çalışmaları gözden geçirdiğini, yapacaklarını belirlediğini anlatan Öztrak, şunları kaydetti: "Hazırlanan 'Geçiş Süreci Yol Haritası' ve 'Ortak Politikalar Metni' 30 Ocak 2023 tarihinde kamuoyuna açıklanacak. Altı partinin Sayın Genel Başkanları, TBMM’de anayasal çoğunluğu elde edebilmek amacıyla milletvekili seçimlerinde uygulanabilecek alternatiflerin çalışılmasına da karar verdi. Yine ortak cumhurbaşkanı adayının tespiti için genel başkanlar arasında istişarelerin başlatılması kararı da alındı. Milletimiz, altılı masanın hedefe kararlı adımlarla yürüdüğünü bir kez daha gördü. Şunu herkes bilsin, cumhurbaşkanı adayı ve milletvekili seçimleri konusunda tam bir uzlaşı kültürüyle hareket edilecek. Seçimlerden sonra da hem yürütmede hem yasamada yeni bir dönem başlayacak. Erken seçim tartışmalarının başladığı şu günlerde, liderler önemli bir karar daha aldılar. 6 Nisan’dan önce yapılacak bir erken seçime altı parti olarak destek verilecek. Bu tarihten sonra yapılacak bir seçim, erken seçim değil, siyaset mühendisliği olduğu için desteklenmeyecek."

'BUNDAN SONRA BİZE HER MEVSİM BAHAR'

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, açıklamalarının ardından soruları da yanıtladı.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun "Cumhurbaşkanı seçilse bile altı genel başkanın da imza yetkisi olacağı" yönündeki sözleri sorulan Öztrak, "Geçiş sürecinin yol haritası 30 Ocak tarihinde açıklanacak. Biraz daha sabredin. 30 Ocak tarihinde tüm bu sorulara cevap bulacaksınız" dedi.

"Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, iktidarın başörtüsüne anayasal güvence verilmesine yönelik teklifine karşılık muhalefetin ayrı bir anayasa teklifi hazırlayacağını söyledi. Bu teklifin içeriği ne olacak? Meclis gündemine gelmesi için hangi seçenekler üzerinde duruluyor?" sorusu üzerine Öztrak, metnin son derece açık olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın daha önce "Erken seçim yok" dediği hatırlatılarak, "Dün de 'Mevsim şartlarına göre seçimi öne çekebiliriz' dedi. 6 Nisan’dan sonraki bir seçim kararına muhalefetin Meclis'te destek vermeyeceğini biliyoruz. Bu durumda Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisi seçim kararı alacak ancak bu kez de yeniden aday olup olamayacağı tartışması var? Hem seçimin öne çekilmesine hem de yeniden adaylık tartışmasına ilişkin yorumunuz nedir?" sorusuna Öztrak, şu karşılığı verdi:

"Her şeyden önce şu hususun altını çizeyim, bundan sonra bize her mevsim bahar. Onlara ise her mevsim kış. Erken seçim için altı parti tutumunu açıkladı. 6 Nisan’a kadar olacak bir seçim erken seçimdir, destek oluruz. Bu tarihten sonraki seçim ise siyaset mühendisliğidir. Cumhur İttifakı kendi göbeğini kendi kessin. Erdoğan’ın adaylığı konusuna gelince, her iş bu Anayasa'ya göre yürüyecek. Bu Anayasa'da ne yazıldığı belli. Hukukçular tartışır, kararını verir. Cumhur İttifakı'nın adayı kim olacak, bizim için hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Hep söylüyoruz, Türkiye’nin 13. Cumhurbaşkanı, Millet İttifakı'nın adayı olacaktır."