"Yapamazsınız denilen ne varsa yaptık" ifadesini kullanan Erdoğan, “Türkiye'nin geldiği yol özellikle bunu yol ayrımı kabul edecek olursak ekonomi programı olmuştur. Bizim programımızın esasını hattı müdafha yoktur sathı müdafaa vardır oluşturuyor. Enflasyon bir sorun mudur evet sorundur. Ama tek başına sorun bu başlık mıdır? Hayır. Eğer öyle olsaydı geçmişteki ekonomi programları ile bu sorun çözülmüş olurdu. Bizim programımıza kadar bu teşhisin kasıtlı yanlış konulduğu ve kasıtlı yanlış tedavi uygulandığı görülmüştür” dedi.

Faizi düşürmeyeceklerini söyleyen Erdoğan, “Bizde talep kaynaklı bir fiyat artışı yok. Üretimde de bir sıkıntıyla karşı karşıya değiliz. Vatandaşlarımızın bir kısmı hala yatırımlarını döviz cinsinden yapmakta ısrar ediyor. Ülkemize döviz girişini sağlayacak yeni yöntemler geliştiriyoruz. Kimse bizden şunu beklemesin bu iktidar faizi artıracaktır. Biz faizi düşürmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 2.5 saat süren Bakanlar Kurulu toplantısının ardından basın toplantısı düzenledi. Erdoğan'ın mesajları özetle şöyle:

“TÜRKİYE GÜÇLÜ ÜLKEDİR”

Dünya en büyük siyasi, askeri, ekonomik kırılmaların sancıları içindedir. Sevr ile bize Anadolu'yu çok görenlerin elinden vatan topraklarından kalanını milli mücadele ile ancak kurtarabildik. İçine alınmadığımız paktların riyakarlıkları çevresinde dönüp durduk. Türkiye asırlık yolu 20 yılda katettik diyerek düşündüğümüz büyük demokrasi ve kalkınma hamlesi sayesinde kendi vizyonu ve hedefini belirleyip uygulayabileceği iklime kavuştu. Türkiye artık siyasi ve güvenlik önceliklerini bizzat kendisi tayin edip uygulayabilen bağımsız bir ülkedir. Türkiye güçlü bir ülkedir.

“TURKEY DEĞİL TÜRKİYE”

Ülkemize kazandırdığımız en büyük hizmet özgüven ve kararlılık duygusudur. BM'de ülkemizin uluslararası alandaki resmi adını Turkey'den Türkiye'ye çevirmiş olmamız da yeni dönemin sembollerinden biridir. Kurum kuruluşlarımız, vatandaşlarımız devletlerinin adını Türkiye olarak ifade edebilecektir. Artık bütün yazışmalarımızda devletin tüm kurumları Turkey diye ifade kullanmayacak, Türkiye adını kullanacaktır. Kabinede bu kararı aldık, BM'de de gündeme girmiş durumdadır.

“HEPSİNİN ALTINDAN KALKTIK”

Daha düne kadar beceremezsiniz dedikleri ne varsa hepsini başardık, fazlasıyla başarmayı sürdürüyoruz. Altından kalkamazsınız dedikleri ne varsa hepsinin altından kalktık. Türkiye prangaları sökmüş, duvarları yıkmış, üzerine konan ipotekleri kaldırmış bir ülkedir.

“MANDACI ZİHNİYET”

20 yılda ürettiğimiz milli gelirin 4'te 1'ini yatırımlar için kullanarak yüzde 30 artırmayı başardık. Altyapımızı yeni baştan inşa ederek ülkemizi geleceğe hazırladık. Mandacı zihniyetlerin anlayamadıkları hakikat işte budur. Sınır ötesi harekatlarımızdan NATO'daki tartışmalara ekonomi politikalarına kadar her noktada bu idrak yoksunluğunun emarelerini görmek mümkündür. Çektiğimiz her sıkıntıya değecek parlak gelecek bizi bekliyor. Bozgunculara, beşinci kol elemanlarına fırsat vermeyelim. 2053 vizyonunun afaki söylem değil, hızla yaklaştığımız hakikat olduğunu hep birlikte göreceğiz.

“EVLİYA ÇELEBİ'NİN HAYALİ”

Birileri sadece çevre adına salon toplantıları yaparken, sokakları yakıp yıkarken, biz evlatlarımıza yeşil bir ülke bırakacak çalışmaları yaptık. Hedefimiz Evliya Çelebi'nin bir sincabın Edirne'den Kars'a toprağa ayak basmadan ağaçtan ağaca zıplayarak gidebildiği Anadolu tasvirini hayata geçirebilmektir.

EKOLOJİK KORİDOR

Çevreden başlayarak hizmet alanlarına yönelik hazırlıklarımızı proje, plan ve uygulamalara dönüştürüyoruz. Birileri çevre adına salon toplantıları yaparken biz 20 yıldır evlatlarımıza daha yeşil şehirler bırakacak projelere imza attık. Dünyada orman varlığını yükselten nadir ülkelerden biriyiz. Yüzde 12'ye varan korunan alanı artırarak tabiat güzelliklerimizin üzerine şemsiye olduk. 81 ile 81 milyon metrekare millet bahçesi doğrultusunda 450 projenin yapımına başladık. Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi de bunlardan biridir. Doğu Anadolu'da Van Gölü'ne kadar uzanan ekolojik koridorlar belirledik. Bisiklet yollarıyla, çevre dostu sokaklarıyla birçok projeyle şehirlerimizin hayat kalitesini yükselttik. İklim şuramızı topladık.

TEMİZ TEKNOLOJİ

Tüm sektörlerin yapacağı çalışmaları belirledik. Bu çerçevede enerjide, güneşten rüzgara yenilenebilir kaynaklara yaptığımız yatırımları artırıyoruz. Temiz teknolojileri destekliyoruz. Demir ve deniz yolu taşımacılığını teşvik ediyoruz. Tarladan sofraya uzanan sürdürülebilir sistem sunuyoruz. Konutta deprem hazırlıklarıyla iklim dostu dönüşümleri birleştiriyoruz. Ormanları genişleterek tabiat temelli çözümlerle karbon dengesini sağlıyoruz. Ticarette sera gazı emisyonlarının ticareti sistemi olarak kurduk, kuruyoruz, özel sektörün önüne yeni fırsatlar açıyoruz.

“ENFLASYON TEK BAŞINA SORUN DEĞİL”

Türkiye'nin geldiği yol özellikle bunu yol ayrımı kabul edecek olursak ekonomi programı olmuştur. Bizim programımızın esasını hattı müdafha yoktur sathı müdafaa vardır oluşturuyor. Enflasyon bir sorun mudur evet sorundur. Ama tek başına sorun bu başlık mıdır? Hayır. Eğer öyle olsaydı geçmişteki ekonomi programları ile bu sorun çözülmüş olurdu. Bizim programımıza kadar bu teşhisin kasıtlı yanlış konulduğu ve kasıtlı yanlış tedavi uygulandığı görülmüştür.

“ÜLKEMİZDE ENFLASYON DEĞİL HAYAT PAHALILIĞI VARDIR”

Yüksek faizle asıl kazanan bir avuç tuzu kuru kesim, kaybeden üretimin düşmesi ile geleceği kararan milyonlardır. Dünya genelinde 136 ülkenin Merkez Bankası enflasyon oranının altında faiz uyguluyor. Ülkemizde teknik olarak bir enflasyon değil, hayat pahalılığı vardır. Uluslararası kuruluş başkanları bile açıkça faiz ve enflasyonla ilgili ezberlerin bozulması gerektiğini söylüyor. Tıpkı kamu borçları gibi vatandaşlarımızın borçları da diğer ülkelerle karşılaştırıldığında çok düşük seviyelerde. Gelişmiş ülkelerin hepsinden daha iyi durumdayız...

“FAİZİ DÜŞÜRECEĞİZ”

Bizde talep kaynaklı bir fiyat artışı yok. Üretimde de bir sıkıntıyla karşı karşıya değiliz. Vatandaşlarımızın bir kısmı hala yatırımlarını döviz cinsinden yapmakta ısrar ediyor. Ülkemize döviz girişini sağlayacak yeni yöntemler geliştiriyoruz. Kimse bizden şunu beklemesin bu iktidar faizi artıracaktır. Biz faizi düşürmeye devam edeceğiz.

“ÖNÜMÜZDEKİ YILIN İLK AYLARI SONUÇLARI GÖRECEKSİNİZ”

Aslında yanı başımızda bir savaş patlak vermeseydi, bu düzelmeleri insanlarımız salgın sonrası görmeye başlayacaktı. Ücretlilerin gelir kaybını gidererek insanlarımızın üzerine kalıcı yükler binmesini engelleyeceğiz. Önümüzdeki yılın ilk aylarından itibaren vatandaşlarımız attığımız adımların sonuçlarını görecek. Bir yandan fiyat artışlarını durduracak, bir yandan milletimizin gelir kaybını azaltacak çalışmaları yapıyoruz.