Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'kur korumalı TL mevduatı'na ilişkin olarak, "Programın açıklanmasından beri Türk lirası mevduatlar bugün saat 15.00 itibarıyla 23,8 milyar liranın üzerinde arttı ve ivmelenerek artmaya devam ediyor." dedi. 

Katıldığı ATV, A Haber ve A Para ortak canlı yayınında ekonomi başta olmak üzere gündemle ilgili soruları yanıtlayan Erdoğan'ın açıklamaları şöyle: 

"Öncelikle son gelişme bütün vatandaşlarımızın aslında Türk Lirası'na güvendiğini, güvenmesi gerektiğini gösteriyor. Hele hele bir Trabzonlu vatandaşımızın para konusunda, Türk Lirasına 'kaybettum ama Türk Lirası değer kazansın yeter bağa" dedi.

Bu güzel göstergeydi. Altyapı, üretim altyapı ve finansal sektörümüzün sağlamlığından gücünü alıyor Türk Lirası. Ana muhalefet ve yavruları daha çok Dolar ve Avro'ya endekslenmek istiyorlar. Asgari ücrete varıncaya kadar Doları baz alarak değerlendirilmesi gerektiğini söylüyorlar. Bu ciddi yanlış. Hele hele Merkez Bankası'nda başkanlık yapmış birisinin 'Buradan taviz vermeyin, Türk Lirası kayba gidecektir' demesi çok daha çirkin, yakışmıyor.

Daha sonra geri adım atmaya kalktı ama bu millet yutmaz. 2008'de de benzeri oldu. Bu tür hareketler rasyonel olmayan hareketlenmeler idi. Açıkladığımız TL varlıkları güçlendirici paketle bu algıyı bozmuş olduk. Vatandaşlarımız da hızlı bir şekilde TL'ye geçişin, o sabah kapılara dizilmeleri, buralarda dövizleri bozarak TL'yi almaları, vatandaşlarımızın milli ve yerli olarak parasına yönelik güvenin göstergesiydi.

Bugün 23,8 milyar liranın üzerinde attığı, ivmelenerek arttığı devam ediyor. Bugün ekonomi yazarları, akademisyenlerle Dolmabahçe'de toplantım oldu. Bu toplantıda bunların hepsini ele alma fırsatımız oldu. Amacımız sanayici, yatırımcı, vatandaşlarımız için kur oynaklığını azaltmak, TL değerine itibar katmaktadır.

Kur düzeyi serbest piyasa işleyişi içinde olması gereken yere gelecektir. Para yatağında akar. Şimdi yatağını buluyor, buldu daha iyi olacak. Acele etmiyoruz ve bir ara biliyorsunuz 10'un da altına düştü. Şu anda 11 civarında zannediyorum. İstikrarlı şekilde gerek Maliye Hazine gerekse Merkez Bankamızın dayanışması, bizlerin katkıları, istişari kurullarımızla yerli yerine oturtacağız. Sabırla devam etmekte fayda var."

O söylediğiniz Merkez Bankasında geçmişte başkanlık yapmış olan zat, o da şu anda bu suçu işlemiştir. Hele hele Merkez Bankasında başkanlık yapacaksın, kalkacaksın bu tür yol göstericiliğe soyunacaksın. Bunları da aynı şekilde hesaba çekecekler. İşte Durmuş paranın ben evin patronuyum diyor. Geçmişte olan neydi? Medyadaki yayınlar. Bundan dolayı kendisiyle ne dalgalar geçtiler. Evin dairesinin kapısındaki ayakkabılara varıncaya kadar bunlarla ilgili. Biz savunduk, onun düştüğü hale bak. Gayr-i millilik budur. Kamu görevinde bulunmuş biri kamu aleyhinde açıklama yapamaz. Kamu ahlakı buna müsaade etmez. Demek ki burada bir sorun var ve bu sorunu ortadan yine hep beraber kaldıracağız.