Ankara'nın Çankaya ve Mamak ilçelerinde bulunan üç ayrı cemevine 30 Temmuz’da düzenlenen saldırıların ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ani bir kararla Muharrem orucunun son gününde Hüseyin Gazi Cemevi’nde iftar programına katıldı.

Ziyarete başta Hüseyin Gazi Derneği yönetimi ile bazı Alevi örgütleri tepki gösterirken, cemevinin Erdoğan'ın ziyareti için yeniden dizayn edilmesi, Mustafa Kemal Atatürk, Hz. Ali ve Hacı Bektaş-ı Veli portrelerinin Erdoğan'ın oturduğu bölümden kaydırılması tartışmaları alevlendirdi.

Öyle ki Alevi Vakıfları Federasyonu, Hüseyin Gazi Kültür ve Sanat Vakfı yönetimine ilişkin ihraç süreci başlattığını “İnanç ritüellerimizin fütursuzca istismar edilmesine sessiz kalan Hüseyin Gazi Kültür ve Sanat Vakfı yönetimini kınıyoruz” sözleriyle duyurdu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Alevi kurumlarına yapılan saldırıların yoğunlaştığı ve seçim sürecine girilen şu günlerde gerçekleştirdiği cemevi ziyareti, birçok farklı değerlendirmeyi de beraberinde getirdi.

Ziyaretin ‘seçim yatırımı’ olduğu, ‘Aleviler arasında çatlak yaratılmak istendiği’ gibi yorumlar dikkat çekti. Peki, ama Erdoğan’ın ziyareti ne anlama geliyor?

AK Parti’de 2007-2011 yılları arasında milletvekilliği yapan, Alevi açılımı konusunda o dönemin hükümetinde aktif rol oynayan Reha Çamuroğlu’na göre Erdoğan’ın ziyareti ne seçim yatırımı ne de Alevileri karşı karşıya getirme hamlesi.

ZİYARETLER SEÇİM YATIRIMI MI?

Ziyaretlerin ‘seçim yatırımı’ olması için Erdoğan’ın Alevilerin taleplerine ilişkin vaatlerde bulunması gerektiğini ancak bu yönde bir açıklaması olmadığını hatırlatan Çamuroğlu’na göre Cumhur İttifakı, Alevilerden hesaba katılır bir destek alamaz.

Dolayısıyla ziyaretin bu kapsamda yapılmadığına işaret eden ve Erdoğan’ın ilerleyen günlerde de Alevilerin taleplerine dönük vaatlerde bulunacağını zannetmediğini ifade eden Çamuroğlu, “Çünkü bizler de 2007 yılında Alevilere yönelik taleplerde bulunduk; ancak çok büyük yapısal engellerle, devlet refleksleriyle karşılaşıldı. Yani bu iktidarın bu sorunları aşabilmesini pek mümkün görmüyorum” şeklinde konuştu.

'‘ALEVİLERİ BÖLELİM, KOLAY YÖNETELİM’ YAKLAŞIMI ALEVİLERİN ÜZERİNDE ETKİLİ OLMAZ'

Duvar’dan Müzeyyen Yüce’nin haberine göre, Erdoğan’ın ziyaretinin ‘Aleviler arası çatlak yaratmak’ olduğunu da düşünmediğini söyleyen Çamuroğlu, “Alevileri bölelim, kolay yönetelim” gibi bir yaklaşımın Aleviler üzerinde etkili olmayacağı görüşünde.

Alevilerin kendi aralarındaki problemleri hızlı çözen bir toplumsal kesim olduğunun altını çizen Çamuroğlu, “Aleviler, kendi aralarında kalıcı çatlaklara kolay kolay teslim olmazlar” diye konuştu.

‘ERDOĞAN BU GERİLİMDEN RAHATSIZ OLDU’

Ziyaretlerin tamamen “Alevilere karşı bir iktidar” cepheleşmesini önlemek ve gerilimleri kontrol etmek amacıyla yapıldığı görüşünü paylaşan Çamuroğlu, şu ifadelere de yer verdi:

“Erdoğan’ın cemevi ziyaretinin, ‘provokatif’ engellere karşı bir duruş sergilemek olduğunu düşünüyorum. Kanaatimce Cumhurbaşkanı, bir dizi provokatif ve organize olduğu ayan beyan belli olan eylemlerden rahatsız oldu.

Gerçi Türkiye’de Cumhurbaşkanının seçimler öncesi gerilimden nemalandığı söylenir ki, gerilimin AK Parti’nin ve Cumhurbaşkanın işine yaradığı dönemler çoktur, olmuştur.

Fakat gerilim denen şeyin de bir dozu vardır. Türkiye’nin bu kadar gergin olduğu bir dönemde kontrolsüz gerilim tehlikeli bir şeydir. Ben Cumhurbaşkanı'nın bu gerilimlerden rahatsız olduğunu ve bunun kendisini de hedef alan belli kesimlerce yapılmış olabileceğini hissettiğini düşünüyorum. Bu nedenle de gerilimi gidermek adına bu ziyaretleri gerçekleştirdiğini düşünüyorum. Cumhurbaşkanı cemevi ziyaretiyle yetinmiyor. Bir de bu ay içinde Hacıbektaş ziyareti yapacak gibi görünüyor.”

‘ALEVİ KURUMLARINA SALDIRILAR DEVLET İÇİ ÇEKİŞMELERİN BİR YANSIMASI’

Çamuroğlu, son dönemde devlet içinde bir gerilim, bir çatışma olduğu kanaatinde olduğuna dikkat çekerek, Erdoğan’ın da bu durumun farkında olduğuna vurgu yaptı.

Alevi kurumlarına yönelik saldırıların da devlet içi çekişmelerin bir yansıması olduğunu belirten Çamuroğlu, “Sedat Peker’in bu yöndeki açıklamaları aylar öncesinden geldi. Sayın Cumhurbaşkanı sanırım bu noktada bir tehdit hissediyor ve gerilimin kontrolden çıkabileceğini düşünüyor. Kontrolden çıkmış bir gerilimi de istemiyor. Bu ziyaretlerden sonra da bu gibi provokasyonlar sürerse bu çok ciddi bir devlet içi çekişmenin ürünüdür diye düşünürüm” dedi.