Kabataş'a denizi doldurup, trafiği yeraltına alınarak, kanat çırpan martı şeklinde transfer merkezi yapılmasını öngören proje yeniden gündemde. 

Kabataş iskelesinden motor seferleri yapan firmanın yolcularına "inşaat sürecinde seferlerin nereye yönlendirilmesini" tercih ettikleriyle ilgili anket yapmaya başlaması ve 17 Haziran'da ilk çalışmaların başlayacağı söylentileri İstanbulluları rahatsız etmeye başladı.

DİHA’nın haberine göre; yurttaşların bilgi edinme yasası doğrusunda İBB'ye yaptığı başvurulara belediyeden cevap gelmezken, kent savunucuları projenin Kabataş'ın siluetini bozacağı görüşünde.

ULAŞIM SORUNU 

Beyoğlu Kent Savunması aktivisti Deniz Özgür, Kabataş'ın İstanbul'un günde on binlerce insanın kullandığı çok merkezli bir ulaşım merkezi olduğunu burada yapılacak olası bir inşaatın ulaşım açısından da olumsuz sonuçları olacağını söyledi. 

Büyükşehir Belediyesi ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın proje hakkında kamuoyuna en ufak bir bilgilendirme dahi yapmadan projeyi "oldu bittiye" getirmek istediğini belirten Özgür, projenin Büyükşehir Belediyesi'nin 13 Mayıs tarihli toplantısında onaylandığına dair de bilgiler olduğunu savundu. Özgür, "Bu projeyle 10 binlerce insanın ulaşım ve aktarma alanı olan Kabataş bölgesinde yer alan Kadıköy vapur iskeleleri, Otobüs durakları, T1 Bağcılar Kabataş tramvay hattı, Taksim-Kabataş füniküler hattı uzun süre kapalı kalacak" dedi. 

DAVA AÇILACAK

Projenin henüz askıya çıkmadığını fakat meslek örgütleri ve semt dernekleri olarak hem İstanbulluyu mağdur edecek hem de İstanbul'un tarihi siluetini bozacak projeye karşı dava açacaklarını belirtti. Özgür, "İstanbullunun hayatını felç edecek olan proje yeterli alt yapı olmadan yangından mal kaçırır gibi hayata geçirilmeye çalışılıyor projenin takipçisi olacağız" dedi.

Meslek örgütleri, doğa ve kent dernekleri olarak "Martı" benzeri projelerle mücadelede karşılaştıkları bir başka sorunun ise hukuki süreç devam ederken projelerin başlaması ve devam ettirilmesi olduğuna dikkat çeken Özgür, şunları söyledi: "Haklılığımızı sadece hukuki gerekçelerden almıyoruz buranın gerçek sahipleri olduğumuz için dayandığımız meşru bir zemin var. Her zaman semtimiz Kabataş ta olacağız. Kent dernekleri olarak etkin bir uyarı çalışması yapağız halka ve ilgili makamlara çalışmalarımızın neticesi birlikte göreceğiz. Hummalı ve uzun bir çalışma bizi bekliyor.''