Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) yönetiminde iken 11 Eylül 2016 tarihinde kayyım atanan Şırnak’ın Cizre Belediyesi, o dönem kasasında 36 milyon TL bulunmasına rağmen kayyım tarafından 220 milyon 793 bin TL borçlandırıldı. Kayyım, yine aralarında belediye binası, yol ve parkların da bulunduğu 12 taşınmazı İlçe Kaymakamı ve İlçe Emniyet Müdürlüğü gibi farklı devlet kurumlarına devretti. 

31 Mart 2019 Yerel Seçimleri’nde ise belediyeyi Halkların Demokratik Partisi (HDP) kazandı. Seçim sonrasında çoğunluğu oluşturan HDP'li Meclis üyeleri, 10 Haziran 2019’da oy çokluğuyla kayyım tarafından daha önce diğer devlet kurumlarına devredilen 12 taşınmazın satış ve devirlerinin iptaline karar verdi. Bu karar nedeniyle İçişleri Bakanlığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında aralarında belediye eşbaşkanlarının da bulunduğu 31 HDP'li Meclis üyesinden yazılı savunma istendi. Soruşturma gerekçesi ise "mevzuata aykırı talep" olarak ileri sürüldü. Fakat henüz taşınmazların durumu netleşmeden belediyeye 29 Ekim 2019'da şuanki İlçe Kaymakamı Davut Sinanoğlu kayyım olarak atandı. 

2016’da Kaymakamlığa devredilen belediye hizmet binasının İlçe Kaymakamı yanı yönetimdeki kayyım tarafından tekrar belediyeye devredildiği ortaya çıktı. 

HİZMET BİNASU İHALEYLE SATILIĞA ÇIKARILDI 

Yerine kayyım atanan Cizre Belediye Eşbaşkanı Mehmet Zırığ'ın verdiği bilgide yapılan bu devir sonrasında kayyım belediye hizmet binasını tek bir firmanın katıldığı ihale ile çıkardı. Bu ihale sonucunda belediye hizmet binası 36 milyon TL'ye satılsa da daha sonra satış bilinmeyen bir nedenle iptal edildi. 

Belediyenin yeni binasındaki inşaat çalışmalarının halen devam etmesi akıllara belediyenin nereye taşınacağı sorusunu getirdi. 

‘İLK İŞİMİZ TAŞINMAZLARIN İADESİ OLDU’

Taşınmazların iadesini istedikleri için haklarında soruşturma açılan isimlerden biri olan Zırığ, belediyeyi kayyımdan devraldıklarında büyük bir enkazla karşılaştıklarını anlattı. Belediyenin 12 taşınmazının ücretsiz bir şekilde çeşitli kurumlara hibe edilmesi nedeniyle göreve geldiklerinde ilk işlerinin bu taşınmazların iadesi için kolları sıvamak olduğunu dile getiren Zırığ, şunları belirtti: "En ilginç olan belediye hizmet binasının Kaymakam’a devredilmesiydi. Belediye bırakılan 220 milyon TL borcun yanında bu taşınmazların değerleri trilyonları aşar niteliktedir. Yine parkların çoğu AKP yandaşlarına peşkeş çekilmişti ve hala bu durum devam ediyor. Belediyeyi işgal etmiş bir kayyım, bu kadar zarara uğratıyor. Halkın seçtiği temsilciler, bu zararı telafi etmek için çalışmalara başlıyor ancak İçişleri Bakanlığı tarafından haklarında soruşturma açılıyor. Bize, 'halk için bir şeyler yapıyorsanız, suçlusunuz' dediler. Onların politikaları halkı zarara uğratmaktır." 

Belediye binasının olmamasının halka hizmet götürülmemesi demek olduğunu ifade eden Zırığ, "Bizler hukuki ve mevzuata uygun bir çerçevede başta belediye binası olmak üzere 12 taşınmazın iadesini istedik. Ancak 6 ay geçmeden halk iradesine bir darbe vuruldu ve kayyım atadılar" dedi. 

KİM SUÇ İŞLİYOR?

Son kayyım atamasından sonra belediye hizmet binasının tekrar belediyeye devredildiğini öğrendiklerini paylaşan Zırığ, "Demek ki bizim doğru gördüğümüzü onlar da sonradan gördü. Fakat bugün baktığımızda aynı belediye binası 36 milyon TL'ye ihaleye çıkarıldı. Burada trajikomik bir durum söz konusu. Bu yapılanların bir izahatı yok. İçişleri Bakanı aynı, iktidar da aynı iktidardır ancak aynı iktidar ve Bakan belediye hizmet binasını ihaleye verip satılığa çıkarıyor. Şimdi burada bir önceki kayyım mı yanlış yaptı? Biz mi yanlış yaptık? Şuan ki kayyım mı yanlış yapıyor? Üçünün de bağlı olduğu yer İçişleri Bakanlığı’dır ve verilen üç farklı karar var” ifadelerini kullandı. 

"Söz konusu HDP'li belediyeler olunca doğru da yapsanız suçtur" diyen Zırığ, şöyle devam etti: "Yaptığımız her şey suç olarak görülüyor. Aslında amaç bir iradeyi ortadan kaldırmaktır. Yeni gelen kayyım da, belediyenin geriye kalan 3-4 taşınmazını satılığa çıkardı. Bunlardan biri ilçeler arası minibüs garajıdır. Yine olmayan bir ihaleyi tekrar ihale çıkarıp bu şekilde belediyeyi borç batağına saplıyorlar. Kayyımların yaptıklarının bir izahatı yok. Halk iradesini tamamen ortadan kaldırmanın hesabı yapılıyor.”

6 AYDA 19 SORUŞTURMA 

Kendilerine dönük açılan soruşturmaların tamamının “uyduruk” gerekçelerle açıldığını söyleyen Zırığ, "Kayyım atanmasına dayanak yapılan soruşturmaların tümü düştü. 2019 yerel seçimlerine kadar hakkımda açılan sadece bir tek soruşturma var. Ama çok ilginçtir ki 6 aylık belediye eşbaşkanlığım sürecinde hakkımda 19 soruşturma açıldı. Bu soruşturmaların tümü de yaptığımız hizmetlerden dolayı açıldı. Ev ziyaretlerini bile soruşturma konusu yaptılar. Kayyımları devam ettirmek için sürekli uyduruk gerekçelerle yeni soruşturmalar açıyorlar” diye belirtti.

AKP’LİLERE HİZMET 

Zırığ, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun kayyım belediyelerinin halka hizmet götürdüğü yönündeki söylemlerine dair ise “İçişleri Bakanlığı tarafından kayyım belediyeleri için bir kitapçık hazırlandı. Belediyeleri 'teröristlerden temizledik, farklı yerlere giden paraların önünü kestik ve halka hizmet götürdük' diyorlar. Hangi halka hizmet götürdüler? Şuan belediye AKP'lilerden geçilmiyor. Bizim aldığımız tek bir kişi dahi hakkında soruşturma açılarak işten atılmadı. Yine kayyımlar, Cizre'de hizmet adına bir şey üretmediler" ifadelerini kullandı. 

Kaynak: MA