Bakırköy Belediyesi işçileri işten atılma tehditlerine, baskıya, güvencesizliğe ve sıfır zam dayatmalarına karşı toplu iş sözleşmelerinin imzalanması, insanca çalışma koşulları ve sendikalaşma hakları için çıktıkları grevlerinin 5'inci günündeler.

Direniş alanında gerçekleşen ziyarette Ekmek ve Gül adına konuşan Elif Ergin "Sizlere ev kadınlarının, emekçi kadınların, üniversite öğrencilerinin selamını getirdik, dayanışmasını getirdik" dedi.

Ergin, "Grev alanında türküler çalınıyor, halaylar çekiliyor. Geçen gün burada bir Ankara oyun havası çalıyordu, o türkünün sözleri şöyleydi: 'Öyle diyon, böyle diyon, derdin nedir söylemiyon.' Sanki bu şarkıyı belediye başkanına yazmışlar. O da bir öyle diyor bir böyle diyor. O, 'Sizi işten atarım' diyor, 'Yüzde sıfır zam veririm' diyor. Gerçek derdini söylemiyor. Bakırköy Belediyesi işçileri de Bakırköy Belediyesi'nde çalışan kadınlar da bizler de kendini tek adam sananların gerçek derdini biliyoruz. Onlar istiyorlar ki belediyeleri rant üretsin, işçiler köle gibi çalışsın, işçiler seslerini çıkaramasınlar, örgütlenemesinler, sendikalara üye olamasınlar. Hayır diyoruz! Dertlerini biliyoruz ama biz insanca çalışmak, insanca yaşamak istiyoruz. O yüzden buradayız. O yüzden Bakırköy Belediyesi işçileri haklarını alana kadar da burada olmaya devam edeceğiz" diye konuştu.

Türkiye'nin dört bir yanında ağır çalışma koşullarına karşı örgütlenmeye çalışan, sendikal hakkını kullanmak için mücadele eden, insanca yaşam koşulları isteyen işçilerin direnişlerinden bahseden Ergin, bu direnişlerde hep en önde kadınların olduğuna dikkat çekti ve ekledi: "Burada da kadın işçiler yine en önde. Burada da sabah küçük çocuklarını okula bırakıp, evde hasta yatan çocuğunu bırakıp koşarak grev alanına gelen kadınlar var. Çünkü burada ekmek davası var. Memleketin dört bir yanında kadınlar ekmekleri için, yaşamları için direnmeye devam ediyorlar."