Kayseri Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Farmakoloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Dr. Ahmet İnal, “Salgında en büyük korkumuz süper mutant ihitmali” diyerek virüsün daha agresif ve bulaşıcı mutasyonu konusunda uyardı.

Virüsün ilk çıktığı halinden daha bulaşıcı olduğunu anımsatan, özellikle delta varyantına dikkat çeken Dr. İnal sözlerini şöyle sürdürdü:

“Maalesef şu an daha bulaşıcı olan virüse karşı insanların tedbirleri bıraktığını görüyoruz. Şu an en büyük sorunlarımızdan birisi bu. Özellikle toplu yaşam alanları, düğünler, cenaze merasimleri ya da alışveriş merkezleri ve pazar yerleri bizim için büyük risk oluşturuyor. İnsanlar burada maske, mesafe ve temizlik kurallarına çok uymuyorlar. Biz bu kurallara uymazsak virüsü daha çok bulaştıracağız. Bizlerin en büyük korkusu, virüs bulaştıkça süper mutant dediğimiz daha bulaşıcı ve agresif hale gelen bir mutasyona dönüşebiliyor. Bu henüz tespit edilmiş değil ama böyle bir ihtimal var. İnsanların buna dikkat etmesi gerekiyor.”

Koronavirüsünün insanlara bulaştıkça daha agresif bir hale geldiğinin altını çizen Dr. İnal, “Bizler bu virüsü birbirimize bulaştırdıkça mutasyonların daha olumsuz bir şekilde karşımıza gelmesini sağlayabiliyoruz” dedi.

Delta mutasyonunun farklı semptomları olduğunu anımsatan Dr. İnal uyarılarını şöyle sıraladı: “İnsanlarda baş ağrısı, grip, burun akıntısı ve boğaz ağrısı gibi semptomlarla kendisini göstermeye başladı. Delta mutasyonunda en büyük sorunumuz, insanların kendisini grip olduğunu zannederek doktora gitmemeleri ve test yaptırmamalarından kaynaklanıyor. Buna bağlı olarak eğer kendisi hastalığı hafif bir şekilde geçiriyorsa başkalarına hastalığı bulaştırma ihtimalini artırabiliyor. Virüste bizim temel prensibimiz test. Siz ne kadar çok test yaparsanız bu hastalığı yakalama oranınız yükseliyor. Ancak test sayısını az tutarsanız hastalığı yakalama oranınız da düşüyor.”