Despicable me diye ünlü bir animasyon filmi vardır.. Filmin ana karakteri Gru kötüler kralıdır.. Son ve en büyük hedefi Ay’ı çalmaktır.. Dünyanın, dünyalının Ay’ını çalmak.. Filmin devamında başarır da ama Ay bir yolunu bulup ait olduğu yere geri döner..

Filmden çıkıp, Maraş’a yada Kahraman Maraş’a dönelim… Sahiden Kahraman mı bir bakalım.. 100 bin kişilik ”öfkeli” kalabalık, ”Suriyeli istemiyoruz, Araplar Suriye’ye dönsün” diyorlar… Bakın Araplar kamplarına, İstanbul’a ya da Hatay’a gitsin demiyorlar, Suriye’ye gitsin diyorlar.. Yani Esad’ın zulmüne, Işid yada El Nusra’nın katliamlarına geri dönsün diyorlar.. Bu sesleri bu söylemleri iyi tanıyoruz.. Bunlar Maraş katliamında Aleviler defolsun Cehennem’e gitsin diyenler.. Orda da Alevileri Tunceli’ye göndermiyorlardı.. Horosan’a göndermiyorlardı.. En kötü İran’a dahi göndermiyorlardı.. Aleviler, Cehennem’e gitsin diyorlardı… Bugün Suriyelilere de aslında Suriye’ye gitsin diyerek Cehenneme git diyorlar ama Postmodernce…

Suriye’lilerin büyük bölümü İstanbul’da yeraltında çalışıyor.. Tekstil atölyeleri Doktor, Mühendis, Avukat Suriyeli’lerle dolu.. Stalin, Sovyetler Birliği’nin sanatçılarını madenlere götürüp çalıştırırmış.. Bu durumda Tayyip Erdoğan da Stalinist diyebilir miyiz? Zizek olsa evet derdi..

Maraş, muhafazakarlığın tavan yaptığı illerden biri ama Maraş aynı zamanda Milliyetçiliğin de tavan yaptığı illerden biri.. Ramazan ayının ortasında, savaş mağduru, din kardeşlerinin arabalarını parçalayacak, evlerini taşlatacak, dükkanlarını yağmalatacak olan motivasyon ne peki?

Tabii ki Milliyetçilik.. Milliyetçilik aklı, mantığı hatta Allah’ı unutturan bir hastalık olduğunu en çok bu hadisede gösteriyor..

Allah’ın ayeti ortada duruyor.. “Ey insanlar! Muhakkak ki biz, sizi bir erkekle bir dişiden yarattık. Ve sizi millet millet, kabile kabile yaptık ki, tanışıp kaynaşasınız. Allah katında en şerefliniz Ondan en çok korkanınızdır.”

Peki ama uğruna katliam yapacak kadar çok sevdikleri (yada seviyoruz dedikleri) Allah’ın ayeti milliyetçiliği, ırkçılığı reddederken, Allah’a inanan ve mazlum olan bir diğer milleti misafir etmeyip ölüme gönderme ruh hali nerden çıkıyor? Bu sorunun cevabını yine milliyetçilikte buluyoruz…

Türkiye coğrafyasının en kadim sorunu olan Kürt sorunu dahil çözülememiş tüm meselelerinin çıkış nedenlerine bakıyoruz, yine kocaman harflerle MİLLİYETÇİLİĞİ görüyoruz…

Osmanlı bakiyesi olmakla övünen bir devletin, bugün bir Alevi Valisi, bir Ermeni Bakanı, bir Rum Emniyet Müdürü’nün olmaması Mlliyetçiliğin hangi boyutta olduğunun küçük bir göstergesi sadece..

Yeniden Maraş’a dönersek, Maraş’ın hangi seçmen profiline sahip olduğunu bilmek de analizimize bir katkı sunacaktır..

Son yerel seçimlerde AKP % 58.8, MHP % 30.5, CHP% 6.3 almış… Hamurunda milliyetçilik olan bu üç sistem partisinin Maraş’ta aldığı toplam oy %96.6.. Yani her 10 Maraş’lıdan 9,6’sı Milliyetçi.. AKP’ye oy veriyorsa Muhafazakar Milliyetçi, MHP’ye oy veriyorsa Radikal Milliyetçi, CHP’ye oy veriyorsa Laik Milliyetçi.. Maraş’taki CHP oyları Alevi oylarıdır diyenler çıkabilir ama HDP yada BDP gibi bir seçenek varken CHP’ye oy veriliyorsa, CHP’deki Milliyetçi anlayış da onaylanıyor bir bakıma..

Bu olayın Alevi katliamına göre daha sessiz olmasının nedeni ise AKP.. AKP, öyle yada böyle tabanının Milliyetçiliğini asgariye indirdi.. Zaten bu asgariye indiriş olmasaydı Kürt meselesi gibi devasa bir sorun açık şekilde müzakere edilemezdi.. Tüm bu AKP defansı kendi tabanının şiddete başvurmasını engellemeye yetse de niyetleri değiştirmede başarısız oluyor.. MHP’nin zaten böyle bir talebi yok.. Onlar eylemsel milliyetçiliğin daha da gelişmesinden yana, CHP ise ‘Suriyelilerin Müslüman oluşundan bir Şeriat tehdidi çıkartabilir miyim’i konuşuyor.

Peki çözüm ne? Çözüm Mevlana’nın sözleri demek kolaycılığına girmek istemiyorum.. Zira Allah’ın sözü para etmiyor. Çözüm alışmak.. Kürt’lerin mücadelesi Kürt’leri 90 yıl sonra tanıttı Türkiye halkına… Suriye’lilere bu kötülüğü yapmadan alışmaya çalışmak.. Suriye’lilere kendi PKK’lerini kurmadan alışmaya çalışmak…

Despicable me filminde Ay çalınsa da, bir müddet sonra nasıl yerine gittiyse, memleketleri kurşun, kan, ceset kokan ve aslında çalınan Suriyeliler de eninde sonunda kendi aylarına kendi Suriye’lerine kavuşacaklar…