Türk-İş Genel Sekreteri Pevrul Kavlak, asgari ücretli sayısının yüzde 50'nin üzerinde olduğunu belirterek, "Asgari ücretin artırılması kadar önemli olan konu, ülkemizde asgari ücretle çalışanların sayısının düşürülmesidir" dedi.

Kavlak, asgari ücretle ilgili olarak ise, "içimize sinmeyen bir rakam olursa imza atmayız" ifadesini kullandı.

Kavlak, bugün düzenlediği basın toplantısında, "Dar ve sabit gelirli kesimlerin beklentisi, ücretliler lehine vergi diliminde ayırım yapılmasıdır. Vergi, çalışanların üzerinde inanılmaz bir yüktür" dedi.

Vergilere dikkati çeken Kavlak,  "Asgari ücret kadar geliri de vergi dışı bıraktık. Her çalışanın cebine 9 bin 200 lira para bıraktı.  Matrah gerektiği kadar yükselmediği için hissedilmedi. Yılbaşında 13 bin 544 lira net alıyor. 12' ayda 12 bin 100 liraya düşüyor. 12. ayda  bin 400 lira kaybı oluyor. Yüzde 50'nin üzerinde vergi ödüyor, çarşı pazara gidiyor bir de KDV, emlak vergisi, taşıt vergisi ödüyor. Bunun mutlaka düzenlenmesi gerekir" değerlendirmesini yaptı.

Kavlak, Türkiye'nin ne yazık ki, asgari ücret ülkesi haline geldiğini kaydederek,   "Oran yüzde 50'lerin üzerinde. Asgari ücretin artırılması kadar önemli olan konu ülkemizde asgari ücretle çalışanların sayısının düşürülmesidir. Bunun için toplu pazarlık sistemi geliştirilmeli" ifadesini kullandı.

Kavlak, "içimize sinmeyen bir rakam olursa imza atmayız" dedi.

İşçilerin örgütlenmesi gerektiğini söyleyen Kavlak,  "Asgari ücrette istihdamı korumanın tek yolu örgütlü olmaktır. EYT'liler iyi bir örnektir. Sosyal medya üzerinden örgütlendiler ve istediklerini alacaklar. Üniversite mezunu avukat, mühendisler pırıl pırıl çocuklar, asgari ücretin biraz üstünde işbaşı yapıyor. Sendikalı işletmeye giren ücretli, toplu sözleşme ile girdiği gün yüzde 8 zam alır. Dört ikramiyesi, sosyal hakları vardır. İşe girdiği gün, asgari ücretin yüzde 48'iyle başlamış olur. Örgütlenmedir, bunun ilacı" dedi.

TİM BAŞKANI GÜLTEPE'YE TEPKİ

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe'nin, "Asgari ücret 500--600 dolar olursa rekabetçiliğimizi kaybederiz" açıklamasına tepki gösteren Kavlak, "Asgari ücretle ilgili konuşmayan sadece biziz. Herkes kendini yerini bilecek. Eğer onlar ihracat şampiyonu oldularsa işletmelerde çalışan emekçiler sayesinde olmuştur. Asgari ücret 400-500 dolar olursa ihracat yapamayız diyorsa kendine işçi değil köle arıyor demektir" diye konuştu.

"ÜÇÜNCÜ YA DA DÖRDÜNCÜ TOPLANTIYA KADAR FİYAT GELECEĞİNİ ZANNETMİYORUM"

Kavlak, Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantısına ilişkin, "Üçüncü ya da dördüncü toplantıya kadar fiyat geleceğini zannetmiyorum. İlk toplantıda bir takım isteklerimiz oldu. Çalışma Bakanlığı tarafından masaya getirilmesi ve görüşmelerin devam etmesi yönünde taleplerimiz oldu"  dedi.

Kavlak, şöyle devam etti:

"Türkiye'de gelir ve kazanç üzerinden alınan verginin yaklaşık üçte ikisi çalışanlar tarafından ödenmektedir. Ücretli çalışanlar eğer sendika üyesiyse enflasyona karşı daha korunaklı olmaktadır. AB ülkelerinde toplu pazarlık kapsama alanı yüzde 60'tır. OECD ülkelerinde yüzde 30, Türkiye'de yüzde 7,5, özel sektörde yüzde 6'nın altındadır. Türkiye ne yazık ki asgari ücret ülkesi haline gelmiştir. Asgari ücretin artırılması kadar en önemli konu, asgari ücretli çalışan sayısının düşürülmesidir.

Çalışma Bakanlığı rakamları açıkladı. Türk-İş Başkanı,TV programına katıldı, 'açlık rakamı altında imza atar mısınız?' dedi, 'bu rakamın altına düşmeyiz' dedi. Son 20 yılda asgari ücrete 29,8 kat zam yapılmış. Memur maaşları 16 kat artmış, kamu işçisi 14 kat artmış, memur emeklisi maaşları 13 kat artmış. Asgari ücreti 30 kat artırmaya rağmen, 'asgari ücret niye konuşuluyor, yetmiyor' diye konuşuluyor. Türkiye'deki TÜİK rakamlarının bu kadar üstüne basılmasına rağmen toplu sözleşmeyi biliyorsunuz, yüzde 130 zam aldık. Çalışanlar örgütlenirse bu işin önüne geçilebilir."