Güney Kore dizileri çok uzun süredir Türkiye genelinde geniş kitlelerce izleniyor olmasına rağmen kısa sürede kazandığı popülerlikle sanki bu diziler yeni sıçrama yapmış algısı da yaratan 'Squid Game'in yönetmeni, hikayenin hem çok kişisel hem de herkesi ilgilendiren tarafları olduğunu düşünüyor.

Çevrimiçi dizi-film izleme platformu Netflix'te 17 Eylül'de yayınlanan, başrollerini Lee Jung-jae, Park Hae-soo, Hoyeon Jung ve Wi Ha-joon'un paylaştığı, ülkenin jönlerinden Gong Yoo'nun da küçük ama etkili bir rolde oynadığı 9 bölümlük 'Squid Game' dizisinde maddi ve manevi açıdan dibi görmüş 456 karakter bazı çocuk oyunları oynayarak büyük para ödülüne ulaşmaya çalışıyor.

'KALAMAR OYUNUNU HEP GÜNÜN SONUNDA OYNARDIK, MUTLAKA BİRİ YARALANIR YA DA AĞLARDI'

CNN'e konuşan yönetmen Hwang Dong-hyuk da bu oyunların hepsinin kendi çocukluğunun bir parçası olduğunu söyledi, "Hepimiz bir noktada bu basit ve çocuksu oyunları oynamışızdır" dedi. Çocukken oynadığı oyunlar arasında en zorunun diziye de adını veren kalamar oyunu olduğunu belirten Hwang, kalamar şeklindeki bir alanda bazı oyuncuların ilerlemeye, bazılarının da savunma yaptığı bu oyunu "En çok fiziksel dayanıklılık isteyen oyun. Ne zaman oynasak biri yaralanırdı, üstü başı yırtılırdı ya da ağlayan olurdu. Hep günün son oyunu olarak oynardık" ifadeleriyle anlattı.

Hikâyenin başlangıç noktası: Çocukluğumuza dönüp o oyunları yeniden oynasak nasıl olurdu?
Artık yetişkin bir birey olduğunda ise "O günlere dönüp o oyunları yeniden oynasak nasıl olurdu?" sorusunun tüm dizinin başlangıç noktasını oluşturduğunu söyleyen Hwang'a göre hikâye günümüzün 'rekabetçi toplumunu' yansıtıyor. "Bu, eziklerin hikâyesi. Kazananlar seviye atlarken yaşamın güçlükleri karşısında bocalayan ve geriye düşenlerin hikâyesi" diyen Hwang, hikâyenin aslında çok kişisel olduğunu da dile getirdi.

'İKİ ANA KARAKTERE ÇOCUKLUK ARKADAŞLARIMIN ADINI VERDİM'

İki ana karakter Seong Gi-hun ve Cho Sang-woo'nun adını kendi çocukluk arkadaşlarından aldığını açıklayan Hwang, "Benim iki yönümü temsil ediyorlar. Aynı Gi-hun gibi ben de Ssangmun-dong'da maddi zorluk çeken yalnız bir anne tarafından büyütüldüm. Aynı zamanda Sang-woo gibi Seul Ulusal Üniversitesi'nde (ülkenin en prestijli üniversitelerinden 'Seoul National University- SNU') okudum. Tüm mahalle beni övdü, benden beklentileri büyüktü" anekdotlarını paylaştı.

İkinci sezon gelecek mi?

Dizinin hayata geçirilme sürecinin kendisi için yoğun bir deneyim olduğunu, stresten 6 dişinin döküldüğünü anlatan Hwang dizinin ikinci sezonu olup olmayacağına ise henüz karar vermiş değil: "Bir diziyi yazıp, çekip yönetmek başlı başına büyük bir iş. Aynı şeyleri ikinci sezonda da yapmak zorunda olacağımı düşününce aslında endişeleniyorum ama çok fazla insan ikinci sezon konusunda istekli, o yüzden düşünüyorum."